Soru:Neden nurcular sadece risale-i nuru okuyorlar
Neden nurcular bazılarının dediğine göre sadece risale-i nuru okuyorlar ve neden peygamberimizden çok Said Nursi’den bahsediyorlar?
Kur’an-ı Kerim Cenab-ı Hakkın son kitabı olduğu için insanlığın tamamına, tüm asırlara ve her seviyeden insana hitap etmektedir. Yine Kur’an’ın ifadesiyle “Yaş ve kuru ne varsa Kur’an’da yazılıdır”.
Risale-i Nur, Kur’an’ın son tefsiri olması cihetiyle bu zamanın insanı özellikle Risale-i Nur’u okumalıdır. Çünkü son yazılan eser öncekileri de içine alır. Önceki dönemlerde yazılan tefsirler o zamanın gereklerine ve sorularına göre Kur’an’ın ayetlerini izah etmişlerdir. Günümüz insanı ise daha farklı sorular sormaktadır. Önceki müfessirler zamanında İslam, güçlü ve hakim iken, şimdi güç başkalarına geçmiştir. Teknoloji ve bilim, dini ve İslam’ı inkar etmek maksadıyla kullanılmaya çalışılmıştır. Eskiden felsefe çok dar bir kesime hitab edebilirken, şimdi kalıp değiştirerek bazı devletlerin ideolojisi haline gelmiştir. Tabiatçılık, materyalizm ve daha ilerisi olarak komünizm gibi sistemler ve dinsizlik, rejim haline gelmiştir. Yine dini dünyadan ayırma gibi ideolojiler gündemin önemli maddeleri haline gelmiştir. İlaveten ahlaksızlık gibi bir felâket görülmemiş boyutlara gelmiştir.
“Yaş ve kuru her şeyin yazılı olduğu” Kur’an’da elbette bunlara karşı da cevap var. İşte Risale-i Nur bu ayetleri bize açıklayan mükemmel bir tefsirdir. Bazı konuları elbette pek çok kimse Kur’an’ı okuyarak kendisi de anlayabilir. Ama yine Kur’an’da belirtildiği bazı ayetleri “İlimde rasih olanlar yani derinliği olanlar anlayabilir”.
Eski kitaplarda ve tefsirlerde bu konulardan ya hiç bahsedilmemekte ya da işaret olarak bahsedilmektedir. Zaten gündemde olmayan bu konulardan bahsetselerdi, o zamanki Müslümanların zihnini bulandırmaktan başka bir işe yaramazdı.
Ayrıca Risale-i Nur okunursa görülecektir ki, Rabbani, Gazali ve Mevlana gibi büyük zatların günümüz insanın istifadesine medar olacak pek çok bahisleri Risale-i Nurda nakledilmektedir. O kitapların aktüel kısımlarını Risale-i Nur’da bulmanız mümkündür. O büyük zatlara günümüz insanın yaptığı itirazlar da yine Risale-i Nur’da cevaplandırılarak o zatlar müdafaa edilmektedir. Bu zamanın insanının, o kitapları anlayabilmesi için de önce Risale-i Nur’u okuması gereklidir.
Diğer soruya cevap olarak da, “neden peygamberimizden çok Said Nursi’den bahsediyorlar” sorusu doğru olmayan bir ifadedir. Nur talebeleri Cenab-ı Hakkın: “Ey habibim Sen olmasaydın felekleri yaratmazdım” fermanını en iyi anlayan ve en çok ifade eden cemaattir. Biz her şeyimizi peygamberimize borçluyuz. Bizim bütün derslerimiz ve tesbihatlarımız kâinatın efendisi olan peygamberimize medh-ü sena ile başlar ve aynı şekilde biter. Risale-i Nur’da Allah isminden sonra en çok peygamberimizin ismi geçer. Bizim Said Nursi’ye olan sevgimiz, onda olan Allah ve peygamber sevgisi ve onun sünnet-i seniyyesine bağlılığı cihetiyledir.